“Özgür iradeyi” destekleyenler Romalılar 3:24’teki “karşılıksız” sözcüğü için ne söyleyecekler? Pavlus, imanlıların, “Tanrı’nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklandıklarını” söylüyor. Bu, “Tanrı’nın lütfuyla” sözünden ne anlam çıkarıyorlar? Kurtuluş karşılıksızsa, kazanılamaz ya da hak edilemez. Yine de, Erasmus, insanın, kurtuluşunu kazanması için bir şey yapması gerektiğini yoksa kurtulmayı hak etmeyeceğini savunuyor. Tanrı’nın, bir kişiyi aklarken diğerini aklamamasının nedeninin, aklanan kişinin “özgür iradesini” kullanarak doğru olmaya çalışması, diğerinin ise bunu yapmaması olduğunu düşünüyor. Bu, Tanrı’yı ayrım gözetir duruma getirir, Kutsal Kitap ise ayrım gözetmediğini söylemektedir (Elçilerin İşleri 10:34). Erasmus ve ona benzeyen başka kişiler, “özgür iradenin” insanların Tanrı’yı bulmaya çalışmalarını olanaklı kıldığını düşünüyorlar. İnsanlar Tanrı’yı bulmaya çalışmıyorlarsa, Tanrı’nın lütfuna erişmemenin kendi kusurları olduğunu düşünüyorlar hala.
Martin Luther
“Yasa günah konusunda bilgi vermek için tasarlandı.” (Yasa’nın Tekrarı 30:19)
Bu, “özgür irade” yararına alıntı yaptığın üçüncü ayet. “Önünüze yaşamla ölümü, kutsamayla laneti koydum. Yaşamı seçin.” “İnsanın özgür seçimi olduğunu gösteren bundan daha açık ne olabilir ki?” diyorsun. Ama sen körsün, yanıtını veriyorum! Musa, “yaşamı seçin” deyince halk yaşamı seçti mi? Seçmiş olsalardı, Kutsal Ruh’un işine gerek kalmazdı.
“İki yolun kesiştiği yerde duran adama yalnızca bir yol açıksa, ‘Hangisinden istersen ondan git’ demek gülünçtür” diyorsun. Ne kadar akılsızca bir örnek! Yol kavşağında durduğumuz doğru ama -biri değil- ikisi de bize kapalı. Tanrı’nın lütfu olmaksızın, iyi olana giden yola devam edemeyiz. Tanrı izin vermiyorsa, öbür yoldan da gidemeyiz! Pavlus, Romalılar 3:20’de, “Yasa sayesinde gücün ya da iyiliğin bilincine varırız” demiyor. “Yasa sayesinde iradenin gücünün bilincine varırız” da demiyor. “Yasa sayesinde günahın bilincine varırız” diyor. Yasa insanlara ne yapabileceğini değil, ne yapması gerektiğini söylemektedir.
Martin Luther